1948 Dünya Olimpiyatlarında ve Avrupa Güreş Şampiyonasında Türk güreşçilerin çok büyük başarı kazanması sonucu, 1949 Avrupa Güreş Şampiyonasının İstanbul’da yapılması kararlaştırıldı. İstanbul, modern Türk sporunun doğduğu bir kent olmasına karşın, kapalı bir spor salonuna sahip değildi.
Bu ihtiyaç doğrultusunda, İtalyan mimar Paolo Vietti-Violi ile Türk mimarlar Şinasi Şahingiray ve Fazıl Aysu tarafından mimari projesi hazırlandı. Böylece İstanbul Spor ve Sergi Sarayı’nın temeli 30 Ocak
1948 Dünya Olimpiyatlarında ve Avrupa Güreş Şampiyonasında Türk güreşçilerin çok büyük başarı kazanması sonucu, 1949 Avrupa Güreş Şampiyonasının İstanbul’da yapılması kararlaştırıldı. İstanbul, modern Türk sporunun doğduğu bir kent olmasına karşın, kapalı bir spor salonuna sahip değildi.
Bu ihtiyaç doğrultusunda, İtalyan mimar Paolo Vietti-Violi ile Türk mimarlar Şinasi Şahingiray ve Fazıl Aysu tarafından mimari projesi hazırlandı. Böylece İstanbul Spor ve Sergi Sarayı’nın temeli 30 Ocak 1948 tarihinde, dönemin İstanbul Valisi ve Belediye Başkanı Dr. Lütfi Kırdar tarafından atıldı. Temel atma töreninde, İstanbul Futbol ve Sporcular Federasyonu Başkanı saraya Dr. Lütfi Kırdar adının verilmesini önerdi. Kırdar, kendisi hayattayken ve hizmette bulunduğu sürede, eserlerine kendi isminin verilmesini kabul edemeyeceğini belirtti.
İstanbul Spor ve Sergi Sarayı, 3 Haziran 1949 yılında ilk kez “Avrupa Güreş Şampiyonası” için hizmete açıldı. Şampiyona sonrasında, 2 Ekim 1949’da binada ilk organizasyon olan “İstanbul Uluslararası Ticaret ve Sanayi Fuarı” yapıldı.
Bunu izleyen yıllarda, sarayın 7000 kişilik büyük salonunda basketbol, voleybol, hentbol, güreş, boks, halter, buz hokeyi gibi tüm salon sporlarını kapsayan ulusal ve uluslararası yarışmalar, buz pateni, dans ve sirk gösterileri yapıldı. Diğer salonlarından da yararlanılarak çeşitli zamanlarda fuarlar, büyük konserler, toplantılar ve sergiler düzenlendi. İstanbul Spor ve Sergi Sarayı, uzun yıllar İstanbul’un tek kapalı spor ve sergi salonu olma özelliğini sürdürdü.
Dr. Lütfi Kırdar, hayattayken katkıda bulunduğu eserlere, isminin verilmesini kabul etmediği için ölümünden tam 27 yıl sonra, 17 Şubat 1988 tarihinde binaya “İstanbul Lütfi Kırdar Spor ve Sergi Sarayı” adı verildi.
1988-1996 yılları arasında spor ve sergi mekânı olarak işlevini devam ettiren İstanbul Lütfi Kırdar Spor ve Sergi Sarayı, 1996 yılında Birleşmiş Milletlerin, Habitat II Zirvesi’ni İstanbul’da gerçekleştirmeyi kararlaştırması üzerine, uluslararası bir kongre merkezine dönüştürülerek İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı adıyla, turizm sektörüne hizmet vermeye başladı. Birleşmiş Milletlerin 20. yüzyılın sonundaki en büyük ve en kapsamlı konferansı olan Habitat II Zirvesi, burada başarı ile tamamlandı.
Habitat II Zirvesi ile yakalanan başarının ardından, sektördeki gelişmeler doğrultusunda mekânı genişletme kararı alındı. İstanbul’a ve İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’na artan talebi karşılayabilmek için 2000 yılında Rumeli Fuar ve Sergi Merkezi inşa edildi.
Dr. Lütfi Kırdar’ın kalkınmaya ve yeniden yapılanmaya önem veren anlayışı ile İstanbul’da hayata geçirdiği sayısız projelerin başında gelen İstanbul Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı, dünyanın en önemli kongre ve fuarlarına, unutulmaz konserlere ve davetlere ev sahipliği yapmaya devam ediyor.
Yaratanlara, yapanlara ve yaşatanlara binlerce teşekkürler…